Lenf kanseri (lenfoma), vücudun savunma hücreleri olan lenfositlerin kontrolden çıkarak çoğalmasıdır. Vücudun en önemli savunma mekanizmasından biri olan lenf bezleri, aynı zamanda lenf kanserinin en sık rastlandığı yerlerdir.
Doğuştan sahip olduğumuz binlerce lenf bezi, hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı direnmemizi sağlayarak bağışıklık sisteminin bir parçasını oluşturur. Lenf bezleri oluşan enfeksiyonlar karşısında büyür ve hastalık bittiğinde ise normal boyutlarına geri döner. Bu durum sağlıklı bir mekanizmanın göstergesidir. Lenfoma oluştuğunda ise lenfositler bozulur ve çoğalır, bu nedenle anormal hücreler oluşturur.
İki Çeşit Lenf Kanseri (Lenfoma)
Benzer belirtiler gösterse de Lenfomalar temelde iki grupta inceleniyor. Hangi tür olduğuna karar verilmek için yapılan tetkiklerde bazı özel hücreler incelenir. Lenfomanın hangi tür olduğunun bilinmesi, tedavi için seçeneklerinin belirlenmesi açısından oldukça önemlidir.
Lenf Kanseri (Lenfoma) Risk Faktörleri
Hodgkin lenfoma, sebepleri henüz net olarak tespit edilememekle birlikte, kadınlara göre erkeklerde daha çok görülür. Özellikle genç erişkinlik olarak bilinen 15-34 yaş aralığı ile 55 yaş ve üstünde görülme sıklığı fazladır.
Lenf Kanseri (Lenfoma) Tedavi Yöntemleri
Hastalığın evresi, büyüme ve yayılma hızı, hastanın yaşı, lenfomanın tipi ve hastanın diğer sağlık problemleri Lenfoma tedavisi için önemli faktörler arasında sayılabilir.
Belirtisi olmayan ve yavaş ilerleyen lenf kanseri olan hasta, düzenli aralıklarla kontrol ediliyor. Böylece belirtilerin ortaya çıkması, hastalığın ilerlemesi ve tedavi gerekliliğinin doğması açısından uygulamaya erken geçilebiliyor. Belirtileri olan fakat yavaş ilerleyen lenfomalarda; radyoterapi, kemoterapi ve biyolojik tedaviler kullanılabiliyor.
Hızlı ilerleyen lenfoma tedavisinde genellikle biyolojik tedaviler ve kemoterapi tercih ediliyor. Radyoterapi de gerekli durumlarda tedaviye eklenebiliyor.
Hastalık, tedaviye direnç gösterdiği durumlarda ya da hastalık tekrarının tedaviden sonra geliştiği durumlarda kullanılan tedavi yöntemleri ise; radyoterapi, kemoterapi, biyolojik tedaviler, kök hücre veya kemik iliği nakilleri ve yüksek doz tedavi.
Lenfoma tedavisi bittikten sonra, hastalığın tekrar gelişme olasılığı vardır. Bu nedenle hastalar ilk 2 yılı daha fazla olmak şartı ile 5 yıla yakın bir süre takipte tutuluyorlar.
Lenfomalardan korunmak için alkol, sigara gibi sağlığa zararlı alışkanlıkları bırakarak sağlıklı besinler tüketmek ve düzenli egzersiz yapmak gibi sağlıklı uygulamalar tavsiye ediliyor.